Akan Abdula

Sosyal Medya :

Anne ve çocuktan oluşan mikro aileler, çok hızla büyüyorlar ancak kimse onlarla direkt konuşmaya ve iletişim kurmaya cesaret edemiyor.

Ekonomik dönüşüm ve toplumsal normlardaki değişimler ile beraber, Türkiye aile yapısı, evlenme, boşanma ve cinsiyet rolleri bakımından çok hızlı değişiyor.

Türkiye’de kadınlar için yüzde 30,4 olan istihdam oranı erkekler için yüzde 65 seviyesinde.

Ancak son 10 yıldaki kadın istihdamında artış var. Bu artış devam edecek çünkü iş hayatına katılmak isteyen kadınların sayısı da hızla artıyor.

Kadın eğitim düzeyinin hızla artışı da bunu kaçınılmaz kılıyor. Bu geleceğimize dair umut veren bir veri.

Kadınların ekonomik olarak daha bağımsız hale gelmeleri, sosyal hayatta kendilerine atfedilen rollerin ve sınırların dışına çıkmalarını da sağlıyor.

Evlenme ve aile kurma süreçlerinde de farklı dinamikler oluşuyor. Daha küçük çekirdek aile yapılarına doğru bir kayma var.

Ancak aynı zamanda boşanma oranlarında da belirgin bir artış söz konusu.

Bir yılda evlenen çiftler 565 bin 435 iken, boşanma sayıları 171 bin 881 civarında. Bu boşanma rakamları resmi boşanma rakamları, gerçek boşanma rakamları ise 200 binin üzerinde.

Biz de boşanan çiftlerde mutlaka bir çocuk var. Dolayısıyla boşanmadan sonra da aile söz konusu. Bu yeni mikro aileler anne ve çocuktan oluşuyor. Çok hızla büyüyorlar ve tüketim açısından da çok önemliler.

Ancak kimse onlarla direkt konuşmaya, iletişim kurmaya cesaret edemiyor.

Edecekler.

Şu an Türkiye’de sadece anne ve çocuktan oluşan tek ebeveynli ailelerin sayısı 1 milyon 847 bin 789 oldu bile.

Çok kısa sürede bu sayı 3 milyonu geçecek. Markaların bu anneleri göz ardı etmesi imkansız hale gelecek.

Bu öbeği daha iyi anlamak için, büyük bir araştırmaya imza attık.

Bu makalemde biraz kendileri ile ilgili içgörüler paylaşmak isterim.

Umarım markalarda biraz uyanışa sebep olurum.

Görüştüğümüz bekar anneler, evde iki rolü taşımanın bazen zor geldiğini söylüyor. Aynı anda evde hem iyi polis hem kötü polis olmak zorundayız diyorlar.

Bekar anneler çocuklarına sınırlar çizmenin ve gerektiğinde “hayır” demenin önemli olduğunun farkında olsalar bile, çocuklarının isteklerini reddetmekte güçlük çektiklerini sıkça söylediler.

Güvenli limanlar bulma isteği ve istikrarlı bir yaşam tarzı arayışı hayatlarına yön veriyor. Bankalar mesela bu tansiyona çok güçlü yanıt verebilecekken, hepsi suspus.

Çok enteresan ama yargılanmayı ve etiketlenmeyi en çok hemcinslerinden gördüklerini söylüyorlar.

Evli bir erkek boşandığında sosyal olarak üzerinde hiçbir yük hissetmezken, boşanan kadınlar toplumun kendilerine dayattığı dul kavramına ve farklı stigmalara çok içerliyorlar.

Devletin bekar kadınlara yönelik regülasyonlarını ve sosyal desteklerini bekar annelerin yükünü ve yaşadıkları zorlukları hafifletmede oldukça yetersiz buluyorlar.

Bu konuda bayağı bir kızgınlar.

Çok uzatmak istemem makaleyi, bu aralar en çok etkileşim kurdukları hesapları da yazarak, bitireyim.

(Rahmetli) Doğan Cüceloğlu

Saniye Bencik Kangal

Şermin Yaşar

Orhan Toker

Okan Çağlar

Ayşegül Çoruhlu

Markalar için uyanma zamanı, alarm çoktandır çalıp duruyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir